Asla vazgeçmemek için neler yapılmalı
Gelin her adımı birlikte inceleyelim:
1. Hayatta kalın.
Hayatta kaldığınız sürece, gerçekleşemeyecek hiçbir şey yoktur.
2. Beklentilerinizi daha düşük tutun.
Başarı hikayelerinin çoğu bir gecede gerçekleşmemiştir. Yeni kurulmuş ve başarılı olmuş bir şirkete hizmet veren her halkla ilişkiler firmasının görevi, bu şirketi bir gecede başarıya ulaşmış gibi göstermektir. Bu yüzden, “Bu işi hafta sonlarında birkaç gece çalışarak kurdular ve bir hafta sonra bir milyon kullanıcıya ulaştılar” veya “Bu işi sadece hobi olarak yapmaktayken, bir anda karşılaştıkları taleple web siteleri çöküverdi” gibi söylemler duyarsınız.
Bu hikayelerin bazıları doğru olsa da, çoğunlukla gerçeğin ne olduğunuz bilemezsiniz. Başkalarının nasıl başarılı olduğunu anlamaya çalışmak, zaman kaybetmekten başka bir işe yaramaz. Paul Graham, Y Combinator’a başvuran yeni şirketlerden sadece %1’inin başarıya hızla ulaşabildiğini söylüyor. Bu yüzden de yeni bir iş kuranların hepsi bu %1’e dahil olabileceklerini umar. Bunun için tabii ki çaba harcayabilirsiniz. Ama mutlaka gerçekleşeceğini beklemeyin. Beklentilerinizi daha düşük tutun.
3. Sandığınızdan daha güçlü olduğunuzu unutmayın.
Bazen, baskı altında çalışmaya daha fazla dayanamayacağınızı düşünebilirsiniz. Ama pes etmemelisiniz. Ancak, sürekli aynı şeyi tekrarlamak yeterli değildir. Hangi yöntemin işe yaradığını görmeden önce değişik yöntemler denemelisiniz. Diyelim ki, 99 farklı yol denediniz ve hiç biri işe yaramadı. 100’üncü yolu da dener miydiniz? Bakın, farklı yöntemler deneyerek 99 kez başarısız olmanız, bir sonraki denemenizin de başarısız olacağı anlamına gelmez.
4. Başarmış gibi yapın. Başkaları da aynı şeyi yapıyor. Onlar asla vazgeçmiyorsa, siz neden vazgeçeceksiniz?
Başarılı olmuş gibi davranın. Bunu herkes yapıyor. O zaman siz de yapın. Yalan söylemeyin, ama başarıya ulaşmış gibi davranın. Bu çok büyük bir fark yaratır.
5. Kendinizi başarıya ulaşmış kişilerle kıyaslamayın.
Filan kişi çoktan başarılı oldu diye asla pes etmeyin. Zira gerçekten başarılı olup olmadığını bilemezsiniz. Bildiğinizi zannetseniz bile bilemezsiniz.
Tüm bunları yapmanıza rağmen, dibe vurabilirsiniz. Bu nokta, tüm girişimcilik macerasında ulaşacağınız en kötü durumdur – ama ümitsiz görünse de, başarıdan hemen önce gelen nokta tam da burasıdır. Seth Godin, tamamen bu konuyu işlediği bir kitap yazmıştır. Bu anlattıklarım size sadece motivasyon yükseltmek için söylenmiş anlamsız sözler gibi geliyorsa, bir kez daha düşünün. Gerçekten dibe vurduysanız, biraz risk alın ve kaybedecek bir şeyiniz kalmadığını düşünen çevrenizi yanıltın. İşte tam bu noktada, hayatınızın en büyük riskini göze alabilir ve büyük bir olasılıkla da başarılı olursunuz.
Kendinizi tamamen batmış bile görseniz, kurtulma çabalarınızı sürdürmelisiniz. Bu bazen başladığınız noktaya geri dönmek anlamına da gelebilir. Ama asla pes etmeyin, zira belki de aşmanız gereken tek bir engel kalmıştır. Şimdi ayağa kalkın ve kendini kendinize sesinizin çıktığı kadar yüksek bir sesle “Vazgeçmek yok! Vazgeçmek yok! Vazgeçmek yok!” diye bağırın.
Kaynak: Funders and Founders