Yapmak istemediğiniz birşeyi yapmanın 10 yolu

Hayat, günün her anında sadece yapmak istediğimiz şeyleri yapıyor olsaydık, mükemmel olurdu. Ne yazık ki öyle olsaydı, vergiler, zor görüşmeler, sıkıcı sohbetler gibi yapılması zorunlu olan şeyler hiçbir zaman yapılmıyor olacaktı. En iyi kitaplar yazılmamış olacak, insanlığın tüm başarıları sadece hayallerde kalıp gerçekleşmemiş olacaktı.

Peki yapmak istemediğimiz bir işle karşılaştığımızda ne yapmamız gerekir? Tabii ki kaçıp dikkatimizi dağıtacak başka birşey bulabiliriz. Genelde bu yöntem, problem ortaya çıkana kadar işe yarar görünür. Ya da bu sıkıcı işi yapmanın bir yoluna bakabiliriz.

İşte bazı yollar:

1. Bunu neden yapmanız gerektiğine odaklanın. Dikkatinizi dağıtacak şeylere teslim olmak yerine bir dakika durun. Yapmak istemediğiniz bu işi neden yapmak zorundasınız? Tabii ki yüzeyde bir neden vardır, bu iş yapmanız gerekenler listesinde olabilir ya da başka birisi sizden rica etmiştir. Bu işten para kazanacak olabilirsiniz ya da kimse yapmak istemediğinden size kalmıştır. Fakat gerçekten neden yapmak zorundasınız? Bu işi yapmak neyi başarmanızı sağlayacak? Kime faydası dokunacak? Daha derine inin ve bu iş sonunda elde edeceğiniz değeri bulun. İşi değere bağlayın.

2. Korkunuza odaklanın. Sizi işi yapmaktan ya da yapmak istemekten alıkoyan şey korkudur. Başarısızlıktan ya da kötü görünmekten korkarsınız, rahatsızlıktan ya da işin karmaşıklığından korkarsınız. O zaman kendi içinize bakın ve bu korkuyu görün. Onu hissedin. Onu kendi parçanız gibi kabul edin ve ondan kaçmayın.

3. İdeal olma isteğinizi bırakın. Bu korku olmasaydı işi kolayca yapabilirsiniz. Peki bu korkunun sebebi ne? Sahip olduğunuz bir ideal, hayatın rahat, karmaşık olmayan, kendinizden utanmayacağınız ve başarısız olmayacağınız bir yer olduğu fantezisi bu korkunun sebebidir. Beklentinizi, idealinizi ve bu fantaziyi bırakın. Ve sadece gerçeği hatırların: önünüzdeki iş.

4. Niyet; sonuçlar değil. İşin sonucuna takılıp kalmışsınızdır - bu işi yaparsanız neler olacak, hangi başarısızlıklarla karşılaşabilirsiniz vb… Sonucu unutun - ne olacağını zaten şimdiden bilemezsiniz. Şimdilik niyetinize odaklanın: bunu neden yapıyorsunuz? Sonuç ne olursa olsun niyetiniz önemlidir. Buna odaklanın, hangi kötü şeylerin başınıza gelebileceğine değil.

5. Sıkıntıyı kucaklayın. Zor birşeyler yapmak sıkıntı verir. Kolay değildir ve çoğunlukla nasıl yapacağınız konusunda kafa karışıklığı yaratır. Zor şeyler can sıkıcıdır, fakat hayat her zaman güllerle dolu bir bahçe değildir. Bazen sıkıtı verir ve bu tamamen doğaldır. Hayatı tüm dikenleri ve çukurlarıyla kabul edin. Sıkıntı olmazsa hayat heyecan vermez. Gülün, sıkıntıyı kucaklayın ve devam edin.

6. Kendinize sınırlar belirleyin. Sınırlara karşı isyan etme eğilimimiz vardır ‘Bunu yapmak istemiyorum! Özgürlük istiyorum!’. Fakat ne yazık ki, sonsuz özgürlük, sınırsız seçenekler, sınırsız sayıda dikkat dağıtıcı şeyler ve hiçbir şeyin yapılmaması anlamına gelir. Kendinize sınırlamalar getirerek basitleştirin: işleri birer birer yapın. Kendinize bir süre verin ve o süre içerisinde başka hiçbir şey yapmayın.

7. Biraz iş yapın, sonra kalkın. Birşeyler yazmanız gerekiyorsa, sadece bir cümle yazın. Sonra kalkın, bir su için, esneme hareketleri yapın. Başlamış olmak da birşeydir. Şimdi biraz daha yazın. Sonra kalkın, zihninizi dinlendirin, birkaç şınav çekin mesela. Geri dönün biraz daha yazın. Kısa zaman sonra işin akışına kapılacaksınız.

8. Zihninizin kaçmasına izin vermeyin. Zihniniz kaçmak isteyecektir. Bu anlaşılabilir, zihnin yapısı bu şekildedir. Kolaya kaçmak ve dikkat dağıtmak ister. Zihninize kaçacak bir yer vermeyin. Onu izleyin ve sakinleştirin.

9. Şükredin. Bu iş zor ve sıkıntı verici görülebilir fakat aslında bu işle ilgili olumlu yönler de vardır. Örneğin, bunu profesyonel bir iş olarak yapıyorsanız, bir işiniz olduğundan mutlu olabilirsiniz.