Tanıdığım tüm girişimcilerin etrafında şu cümleleri eden arkadaşları bulunur: ‘Dünyayı değiştirecek daha da iyi bir fikrim var, ve yakın bir zamanda kendi girişimimi başlatacağım.’ Bu insanların dünyayı değiştirebilecek fikirlerinden başka uğraşabilecekleri ne olduğunu hep merak ederim, çünkü girişimlerini gerçekleştirmek için ender olarak adım atarlar.
Günümüzde bir girişimci için işe başlama maliyeti bu kadar düşükken, yeterli maddi kaynağa erişememiş olma gibi bir sebep bence çok haklı bir sebep değil. İnsanlar, ücretsiz yazılımlarla mükemmel e-ticaret siteleri, boş zamanlarını kullanarak akıllı telefon uygulamaları geliştirebilirler ve crowfunding sitelerini kullanarak melek yatırımcı ve özel sermaye fonu süreçlerini pas geçebilirler. İnsanları yavaşlatan daha derin bir şeyler olmalı.
Peki, çok iyi bir fikriniz varsa ve fonlama bu kadar büyük bir sorun değilse, dünya neden bir türlü işe başlayamayan girişimci olmak isteyen insanlarla dolu?
Gerçek girişimcilere ve girişimci adaylarına yaptığım koçluk tecrübelerine göre, girişimcileri yavaşlatan sekiz neden aşağıdakiler gibidir:
1.Uygulamayı değil, düş kurmayı sevmek
Kendilerine ‘fikir insanı’ diyen, vizyonları ile ilgili konuşmayı seven fakat uygulamayı başkalarına bırakan insanlar vardır. Tecrübelerime göre, ortada çok fazla iyi fikir bulunmaktadır, işin zor yanı hayalleri karlı bir işe dönüştürebilmektir.
2.Şirket yönetim becerilerini geliştirememek ya da bunları kazanmayı istememek
Kültürümüze göre, iş becerileri sadece sınıfta ya da laboratuarda kazanılır. Fakat günümüz dünyasında, internetin bu kadar büyük bir bilgi tabanı varken, online eğitim her zaman ulaşılabilir ve daha verimlidir.
3.Başarısızlık ya da utanmaktan mantıksızca korkmak
Herkes belirsizlikten korkar ve bu hayata tutunabilmek için gereklidir. Başarılı girişimciler, korkularının üstesinden gelebilirler ve bazı riskleri ve başarısızlıkları öğrenme süreci olarak görürler. Başkaları ise; korkularından dolayı hareket edemez hale gelirler, her şartta risklerden uzak dururlar ve hiçbir zaman işe başlamazlar.
4.Başarıyı yönetmekten mantıksızca korkmak
Başarıya çok yakınken, kendi güçlerini sanki isteyerek azaltan ve bitiş çizgisine çok yakın bir yerde başarısız olan insanları hepimiz görmüşüzdür. Tabii ki çok erken gelen başarı bir şirketi bitirebilir, fakat gerçek girişimciler, başarısızlığın olduğu kadar, başarının sonucu olarak daha fazla büyüyeceklerinden ve daha çok şey öğreneceklerinden emindirler.
5.Pragmatizm yerine mükemmelliyetçilikte ısrar etmek
Aynı teknoloji üzerinde 20 yıldır çalışan çok yetenekli mucitler tanıyorum. Bu kişiler, ürünü satmadan önce daha da mükemmel olması için sürekli araştırma yapmak istiyorlar. Günümüzün hızla değişen pazarında, mükemmellik geçici ve pratik olmayan bir hedef. Pragmatik insanlar, asgari uygunlukta bir ürünü yaratıp, bunu pazarda test edip, başarı için geliştirirler.
6.Odaklanamamak ve dikkatlerinin dağılması
‘Odaklanmak’ bir girişimci için başarının anahtarıdır. Çok fazla pazar için çok fazla şey yapmaya çalışan bir şirket büyük olasılıkla hiçbirinde başarılı olamaz ve potansiyel müşterileri uzaklaştırır. Odaklanmak, öncelikleri belirlemek, önemli şeyleri acillerden ayırabilmek, organize olabilmek ve delege etmek demektir.
7.Sorumluluk ve hesap verilebilirlik yerine mazeret kullanmak
Mazeretler, olaylardan sonra başarısızlıkları anlamlandırma çabaları ya da hiç başlamamak için sebep bulma araçlarıdır. Gerçek bir girişimcinin en iyi özelliği, işlerin başarısız olduğunu kabul edebilmektir. Engelleri aşmak için, her zaman alternatifler, değişim fırsatları ve yaratıcılık vardır.
8.Kendi başına işe başlayamamak, lider ya da karar verici olamamak
Bunlar endüstriyel devrimin ürünleridir: ne yapacaklarını başka insanların komutlarıyla öğrenmek ve başkalarında suç bulup mağdur rolü oynamak. Girişimci hayat tarzına geçtiğinizde, hızınızı belirlemek, olumlu kalmak, başkalarına örnek olmak ve liderlik etmek sizin göreviniz olacaktır.
Kaynak: Business Insider