Risk Sermayesinin En İyi Gizlenen 5 Sırrı

22.05.2014
Risk sermayedarları hakkında bilmeniz gerekenler
Risk sermayesinin nasıl çalıştığı hakkında bilmeniz gereken en önemli noktalar açıklanıyor.
Başarıyla geçen 10 yıllık girişimcilik serüvenimin ardından, kısa bir süre önce risk sermayedarı oldum. Risk sermayedarlığı çoğu kişiye gizemli ve karmaşık bir iş gibi görünür. Ben de masanın her iki tarafında bulunmuş bir kişi olarak, girişimcilerin genelde risk sermayedarlarının nasıl düşünüp nasıl çalıştıklarını pek anlayamadıklarını biliyorum. 
Ama bir kez anlarsanız, şans sizin tarafınıza doğru dönebilir. Ya da en azından, kendi işiniz veya çalıştığınız firma için sermaye ararken, bu süreç içerisinde daha rahat davranabilir ve daha az sıkıntı yaşarsınız. 
Risk sermayesi hakkında öğrendiğim en önemli 5 sırrı aşağıda açıklıyorum: 
1. Risk sermayedarı olan kişiler çeşitliliğe meraklı değildir ve çok fazla yatırıma girmezler. 
Siz risk sermayedarlarının çok fazla risk aldığını düşünebilirsiniz. Evet, risk alırlar – ama bunlar oldukça ölçülü risklerdir. Risk sermayesi şirketleri biraz çeşitliliği tercih edebilirler, ama ortalama bir risk sermayesi yatırımcısı için durum böyle değildir. Ortalama bir risk sermayesi yatırımcısı yılda sadece bir veya iki projeye yatırım yapar. Bu nedenle de o projeler gerçekten başarılı olmak zorundadır. İşte bu yüzden bir risk sermayedarını sizinle ilgili bir riski göze almaya ikna etmek sandığınızdan daha zordur ve bu yüzden onlara başvurduğunuz zaman ön hazırlığınızı kusursuz bir şekilde yapmış olmanız gerekir. 
Şirketinize Ortak mı Arıyorsunuz? YeniBirYatırım’a ilan verin, şirketinizi profesyonelce tanıtın ve aradığınız ortağı bulun.
2. Risk sermayedarları - bireysel olanlar bile – sonuçta şirketinizde sizden daha fazla hisse sahibi olabilir.    
Risk sermayedarları genelde yatırım yaptıkları her şirketten %20’lik bir pay almaya çalışırlar. Burada kafa karıştıran şey, bunun onlar için kişisel olarak ne anlam taşıdığıdır. Yatırım yaptıkları her şirketten %20 oranında hisse alsalar bile, bu hisselerin tamamı onlara kalmaz. Zira onların da kendi yatırımcıları vardır. Risk sermayesi şirketleri ise kardan %20 pay alır. Yüzde yirminin yüzde yirmisi hesaplandığında, yüzde dört eder ki, bu da şirketinizin %4’üne sahip olmaları anlamına gelir. Bu pek büyük bir miktar gibi görünmeyebilir, ama risk sermayedarlarının her biri sermaye fonu başına örneğin 8 yatırım yapsa, sonuçta yüzde 32’lik şirket hissesine sahip olur. Bu da büyük bir olasılıkla size kalacak olan miktardan çok daha fazladır. 
3. Risk sermayedarlarının da kendi yatırımcıları vardır ve onları da mutlu etmeleri gerekir. 
Risk sermayedarlarının da yatırımcıları vardır-- bunlar sınırlı sorumlu ortaklardır. En üst düzey yatırımcılar sınırlı sorumlu ortaklarını yedirip içirmek zorunda değildir. Çekler onlara kendiliğinden gelir. Ama risk sermayedarlarının çoğu tıpkı sizin gibi proje beğendirmek zorundadır. Hatta belki de sizden fazla çaba harcarlar. Zira yeni kurulmuş bir şirketin 1 veya en fazla 4 yatırımcısı olabilirken, onlar 15 – 20 ortağı mutlu etmek zorundadır. Onları mutlu ederlerse, ileride yapacakları başka yatırımlar için kendilerine de fon bulmayı garantiye alabileceklerini bilirler. 
4. Değerleme rakamının yükselmesi risk sermayedarlarının çoğu için önemlidir. O nedenle sizin fazla miktarda sermaye katılımı bulmanızı isterler. 
Risk sermayedarları ancak şirket satışından kar ederler – şirketin halka arzından veya bir portföy şirketinden. Elde ettikleri yönetim ücretlerinden de tabii – ama bunu sağlayabilmek için birden fazla sermaye katılımı bulmak zorundadırlar. Ancak, yeni bir fon aramaya çıktıklarında, daha önce yaptıkları yatırımların çoğu henüz halka açılmamış veya satılamamış şirketlere bağlanmış olacağından, pozitif bir performans sergileyemezler. 
Henüz hisse satışıyla nakde dönüşmemiş olan şirketler, en son yapılan değerlemeye göre değerlendirilir.  Eğer şirket kurucusu olarak siz son belirlenen değerin iki veya üç katı üzerinden yeni bir fon sermayesi bulabilirseniz, risk sermayedarları da kendi ortaklarına dönüp bu yatırımın ne kadar karlı olduğunu iddia edebilirler – gösterilen karlılık sadece kağıt üzerinde olsa bile. Bu tabloyu bir sonraki girişim fonlarını elde etmek için de satabilirler. Eğer başka bir fon bulamazlarsa, o girişim şirketi ölmüş demektir. 
Projenize Yatırımcı mı Arıyorsunuz? YeniBirYatırım’a ilan verin, projenizi profesyonelce tanıtın ve aradığınız yatırımcıya ulaşın.
5. Küçük sermayedarlar sizinle daha fazla ilgilidir, ama sağlayacakları sermaye desteği de küçük olur. Büyük sermayedarlar ise sizi fazla umursamazlar, ama daha fazla para öderler. 
İş kuracak birisi olarak vermeniz gereken en önemli karar küçük bir sermayedarı mı yoksa büyük bir sermayedarı mı tercih etmeniz gerektiğidir. Alacağınız sermaye desteği ne kadar küçük olursa, sizinle o kadar fazla ilgilenirler. Ama size büyük miktarda çekler yazamadıkları için, onların da başkalarına ihtiyaçları vardır. Küçük sermayedarlar ayrıca küçük bir yatırım karşılığında çok şey satın almak zorundadır. Sadece 2 – 3 milyon dolarlık yatırım yapıp, karşılığında  % 15 – % 20 oranında hisse alabilirlerse, bu küçük sermayedarın değerlemeden yararlanma potansiyeli için bir sınırdır. Buna karşılık büyük sermayedarlar büyük miktarlı bir çek yazabilirler. Zaten buna mecburdurlar. Ama yatırımın karşılığında elde edebilecekleri getirinin de yüksek olması gerekir. CEO’nun kovulması, kurucuların kovulması, etkinizin azalması  – bunların hiçbiri umurlarında değildir. Ama büyüyebilmeniz için size çok para verirler.   Her iki seçeneğin de artıları ve eksileri vardır. Nasıl büyümek istediğinize göre sizin için en uygun olanı seçmelisiniz. 

Kaynak: Inc.
Giriş
Kullanıcı adı
Şifre
Şifremi Unuttum Yenilenemek