İyi niyetli danışmanların yeni girişimcilere zarar veren 7 davranışı

15.08.2016
danışmanların yeni girişimcilere zarar veren 7 davranışıYeni girişimcilere zarar vermek için sergilenecek en kestirme yol, yersiz tavsiyelerle veya işlerine pek fazla yaramayacak yönlendirmelerle değerli zamanlarını harcamaktır.
Eğer yeni bir girişimciyseniz, iyi bir danışman hayalinizdeki hedefe ulaşmak için çıktığınız yolun kısalmasına yardımcı olabilir. Ne yazık ki, zamanını ve bilgisini size ve projenize ayıracak iyi bir danışman bulmak kolay değildir. Etrafta iyi niyetli olduğu halde, size istemeden zarar verebilecek pek çok danışman var.
Aşağıda, karşılaşabileceğiniz 7 zararlı davranış ve bunlardan zarar görmemek için yapmanız gerekenler yer alıyor.
1. Nazik davranmak
Gerçekler bazen acı olabilir. Acı bir gerçeği güzel bir kılıf içinde sunmak, durumun önemini bazen o kadar zayıflatır ki, “endişelenmemi gerektirecek bir durum yok” diye düşünmenize neden olabilir. Nazik davranmak, bazen sert ve rahatsız edici tartışmaları engelleyebilir, ama uzun vadede size bir yararı olmaz. Danışmanlarınız size karşı açık sözlü ve dürüst olmalı, nazik değil.
Yapmanız gereken: Her türlü geri bildirime ve eleştiriye karşı daha açık olmalısınız. Eğer danışmanınız savunmacı bir kişiliğiniz olduğunu hissederse, sırf zamanını ve enerjisini harcamamak için açık sözlü davranmak istemeyebilir.
2. Yanlış beklentiler yaratmak
Girişimciliğe ilk kez soyunuyorsanız, çevrenizdeki birçok kişiden destek ararsınız. Zira, daha önce bir başka yeni girişimin ilk adımlarını yaşamadıysanız, bu konulardaki bilginiz çok azdır.  Danışmanlarınız  ya açıkça ifade ederek , ya da bir şekilde ima ederek bazı beklentiler yaratırlar. Dile getirdikleri veya ima ettikleri vaatleri tutma gibi bir niyetleri yoksa, bunlar size zarar vermeye başlayacaktır.
Yapmanız gereken:  Öncelikle, vaatte bulunan danışmanın sözünü gerçekten tutup tutamayacağını kendi kendinize düşünüp değerlendirin. Örneğin bir danışman size mali kaynak bulabilirim diye söz verdiyse, başka girişimcilere de bu konuda yardımcı olup olmadığını araştırın. Sonuçta kalkıştığınız girişimin sorumluluğu sizindir ve çalışmaların çoğunu sizin yapmanız gerekir. İşin tamamını başkasına bırakmak bir şeye yaramayacaktır.
3. Klişeleri tekrarlamak
Bu, danışmanınızın size çok açık ve bilinen bir şeyi çok önemli bir şeymiş gibi söylemesidir. Bilinen bir şeyi tekrarlamakla ilgili bazı örnekleri şöyle sıralayabiliriz:
x Mutlaka bir A-takımı kurmalısınız, yoksa bu iş yürümez…
x İşin tutacağını gösteren tek yol müşteri kazanmaktır. O ilk siparişleri kaçırmayın!
x Sadece slaytlarla sunum yapmak yetmez. En azından prototip bir model üretin.
x Üç noktaya odaklanmalısınız: teknoloji, takım ve müşteri çekmek
vs. gibi….
Bunların hiç biri kötü tavsiyeler değil, ama her yerde bulabilecek sözlerdir. Bir girişimci olarak bunları kitaplarda, makalelerde okumuş veya konferanslarda duymuş olabilirsiniz.
Yapmanız gereken: Projelerinizle ilgili belli konularda yardım isteyin. Böylece görüşmeleriniz daha hedefe yönelik olur.
4. Tanıştırmaları isteksiz yapmak
Danışmanınız sizi ilişki kurabileceğiniz biriyle tanıştırıyor ( büyük bir olasılıkla siz ısrar ettiğiniz için). Ama bu hiç de samimi bir tanıştırma değil. Hatta bazı durumlarda,  sizinle danışmanınız arasında mesafeli bir ilişki olduğunu gösteren bir uyarı da söz konusu olabilir. Geri kalanını ise tahmin etmek zor değil. Tanıştırıldığınız kişi sizi zorunlu bir görüşme yapacakmış gibi karşılar ve o görüşmeden önemli bir sonuç da çıkmaz.
Yapmanız gereken: Biriyle tanıştırılmanızı istemeden önce, o tanıştırma konusunda danışmanınızı nasıl rahatlatabileceğinizi düşünün.  Eğer bazı endişeler söz konusuysa, bunları gidermeye çalışın. Danışmanınız hala tatmin olmadıysa, daha fazla ısrar etmeyin. Zira bu tür bir tanışmanın sizi desteklediği anlamına gelmesi gerekir. Böyle bir destek olmayacaksa, o tanıştırmadan bir yarar sağlamak da pek mümkün olmayacaktır.
5. Bu güne odaklanmamak
İlerleme kaydedebilmek için bu günden neler yapmanız gerektiği hakkında bir takım düşünceleriniz ve sorularınız vardır. Danışmanınız ise ileriye dönük düşünen biridir ve yarın ya da öbür gün karşılaşabileceğiniz sorunlardan söz eder. Bu da önemli tabii, ama ilerleyebilmek için onu bu gün yapılması gereken şeylerle ilgili düşünce ve sorularınızı cevaplama noktasına bir türlü getiremezsiniz.  O zaman da sıkıntınız iki katına çıkar. Birincisi, bu günkü konular ve endişelerinizle ilgili çözümünüz olmadığı için, ikincisi de yarınlarla ilgili endişeleriniz giderek arttığı için. Ne yazık ki bu gün yapılması gereken şeyleri halledemezseniz, yarın veya öbür günkü sorunları çözmeniz mümkün olmayabilir.
Yapmanız gereken:  Gelecekle ilgili öngörüleri için danışmanınıza teşekkür ettikten sonra, görüşmeyi  bu günkü konulara yönlendirmek sizin sorumluluğunuzdadır. Bu da bir beceriden çok,  bir sanattır.
6. Doğru soruları cevaplamamak
Danışmanınızın görevi, aklınıza gelebilecek soruları cevaplamak olsa da, bu yeterli değildir. Zira sormanız gereken doğru soruları sorabilecek kadar bilgili olmayabilirsiniz. Bir danışmanın sorumluluklarından biri de, konu hakkında yeterince bilgi sahibi olmadığınızı bilerek, proaktif  bir yaklaşımla sizi doğru sorular sormaya yönlendirmektir.
Yapmanız gereken: Danışmanınızı bu doğrultuda yönlendirebilmek için tek bir soru sorabilirsiniz. O da : “Girişimimin bu aşamasında size başka hangi soruları sormam gerektiğini bana söyleyebilir misiniz?” olmalı.
7. İlerlemeye yeterince katkı sağlamamak
Danışmanınızın görevi, doğru yönde ilerlemenizi ve işi oturtabilmenizi sağlamaktır. Bu yüzden yanınızda bir danışmanınız varsa,  tek başınıza sağlayabileceğiniz ilerlemeden daha fazlasını yapabilmeniz gerekir. Bazı dahili ilerlemeler sağlanabilse bile (kişisel gelişim gibi ) bunlar yeterli değildir. Söz konusu ilerleme reel, anlamlı ve ölçülebilir olmalıdır.
Yapmanız gereken: Danışmanınızdan talep edeceğiniz desteği güçlü yönlerinizin bulunduğu alanlara göre tasarlayın. Böylece,  onlardan maksimum yarar sağlarken, fazla da yük olmazsınız. 


Kaynak: venturebeat
Giriş
Kullanıcı adı
Şifre
Şifremi Unuttum Yenilenemek